Turunçgillerden olan greyfurt, portakaldan biraz daha büyük bir boyuta sahip olup beyazdan sarıya, pembeden kırmızıya kadar farklı renklerde görülebilir. Kalın bir tabaka halinde olan kabuğunun altında kalan meyve sulu ve hafif ekşidir.
Ülkemizden kışın yaygın olarak tüketilen greyfurtun faydaları da saymakla bitmeyecek kadar fazla. Yapısındaki vitamin ve mineraller sayesinde oldukça besleyici bir meyve olan greyfurt, buna ek olarak yüksek oranda antioksidan içermektedir. İşte greyfurtun başlıca faydaları...
Sağlığa büyük faydaları bulunan greyfurt, ya da Latince adıyla “cenetten gelen meyve”nin vücudu olası enfeksiyonlara karşı koruma özelliği, bilinen en önemli faydalarından biri olarak karşımıza çıkıyor. Bu sayede bağışıklığı destekleyen greyfurt, vücudun hastalıklara karşı koymasına ve daha zinde kalmasına zemin hazırlar.
Buradan da anlaşılabileceği gibi greyfurtun özellikle kış aylarında sıklıkla tüketilmesi tesadüf değil. Greyfurt, özellikle gribal enfeksiyonlar, üst solunum yolu rahatsızlıkları, idrar yolu hastalıkları ve diş eti rahatsızlıklarına karşı benzersiz bir antivirüs görevi görüyor. Dolayısıyla her yaştan insanın vücut sağlığını korumak adına greyfurt tüketmesinde büyük fayda olduğu sonucuna rahatlıkla ulaşabiliriz.
İçeriğindeki C vitamini, potasyum, likopen ve lifli yapısı ile kalp ve damar sağlığını korumaya katkıda bulunan greyfurt, kalp krizi ve artrit sorunlarının yaşanma olasılığını azaltıyor. Kan basıncını düşürerek tansiyonu ve kan akışını iyileştiren greyfurtun ideal düzeyde tüketimi, adeta sağlığa sağlık katıyor.
Araştırmalar, her sabah bir su bardağı greyfurt suyu içmenin kalp sağlığını desteklemeye önemli ölçüde yardımcı olduğunu ortaya koyuyor. Greyfurtun yapısındaki besin maddelerinin her biri sağlığa yararlı olsa da özellikle flavanon adlı maddenin kalp krizinin önlenmesi ve diğer kalp rahatsızlıklarının önüne geçilmesinde büyük rol oynadığı biliniyor.
Greyfurtun faydaları arasında kansere neden olan serbest radikallerin birikmesini önleyerek kanser riskini azaltması da sıralanabilir. Özellikle ilerleyen yaşlarda erkeklerin en büyük sorunlarından biri haline gelen prostat kanseri, kolon kanseri ve hemen her yaşta görülebilen yemek borusu kanseri ile mide kanseri olasılığı bulunan kişilerde greyfurtun koruyucu kalkan görevi gördüğü gözlemlenmiştir.
Peki greyfurt bunu nasıl başarabiliyor? Zengin besin içeriği sayesinde kanserojen maddelerle mücadele eden greyfurt, kanserli hücrelerin ortadan kalkmasına da katkıda bulunmaktadır.
Düşük kalorili bir meyve olan greyfurtun faydalarından bir diğeri de sağlıklı bir şekilde kilo vermeyi desteklemesi. Lifli yapısı ile uzun süre tok kalmayı mümkün kılan greyfurt, bol sulu içeriği ile de yağ yakımını daha kolay hale getiriyor. Üstelik antioksidan yönünden zengin oluşu, greyfurtu sağlıklı ve dengeli bir beslenme düzeninin olmazsa olmazlarından biri olarak değerlendirmemize önayak oluyor.
Bunların yanı sıra insülin direncinin düzenlenmesine yardımcı olan greyfurtu obezite ile mücadelede mükemmel bir besin olarak görebilmek de mümkün. Bu nedenle metabolizmayı hızlandıran greyfurtu ara öğünlerinizin vazgeçilmezi haline getirmenizde büyük yarar var.
C vitamini yönünden oldukça zengin olan greyfurt, güneş ışınlarının ve kirli havanın yol açtığı cilt hasarlarını iyileştirmeye yardımcı olur. Buna ek olarak, hücre onarıcı özelliği ile cildin eski esnek yapısına kavuşmasına katkıda bulunan greyfurtun içeriğindeki A vitamini de sağlıklı ve ışıltılı bir cilt görünümü elde etmeyi mümkün kılar.
Kırışıklık görünümünü azaltmayı desteklediği bilinen greyfurt, tüm bu yönlerinden dolayı kozmetik sektöründe sıklıkla kullanılan bir kaynak. Eğer siz de evde pratik bir şekilde cilt bakımınıza greyfurtu dahil etmek isterseniz, bir parça pamuğu çok az miktarda greyfurt suyu emmesini sağlayarak cildinize sürebilirsiniz.
Tüm bu bilgilerin ışığında, greyfurtun birçok açıdan sağlığa faydalı bir meyve olduğu sonucuna varsak da diyabet ve benzeri rahatsızlıkların söz konusu olduğu durumlarda doktorunuza danışarak tüketmenizi öneririz.